SOSYAL KAYGI BOZUKLUĞU NEDİR?

“Eğer saçma/yanlış bir cevap verirsem aptal olduğumu düşünebilir.”

“Okulda/otobüste/sahnede bana baktıklarında kalbim çok hızlı atıyor ve yüzüm kızarıyor.”

“Rezil olacağım.”

Başkalarının kişiyi yakından görebildiği durumlarda

-Kalabalık önünde konuşmak veya performans sergilemek,

-Yemek yerken ve bir şeyler içerken,

-Yazı yazarken,

-Bazen başka biri ile konuşurken kişide aşırı kaygı yaratmaktadır.

Kişi aşırı bir derecede rezil olmaktan , sosyal ortamda değerlendirilmekten ve eleştirilmekten korkarken kişi bu ortamlardan kaçınır veya yüksek kaygı yaşayarak bu duruma katlanır.

Çocuklar için ise okulda ve sosyal ortamlardan(örneğin arkadaşlarının yanında) aşırı kaygı yaşarlar.

Aileden bu noktada çocuğun çekingen çocuk ve sosyal kaygısı olan çocuğun farkını anlamak için çocuğun gitmekten/konuşmaktan/yemekten vs. gibi kaçındığı ortamları ve sıklığını takip etmelidir.

Kişinin yaşadığı bu durumdan dolayı yüzü kızarabilir, kalbi çok daha hızlı atabilir hatta panik atak geçirebilir.

Genellikle 10’lu yaşların ortasında ortaya çıkan bu kaygı gerekli tedavi alınmadığında çok daha ilerleyebilir.

Çocuklarda görülen bu kaygı çocuğun akademik başarısını yetişkinlik döneminde ise hayat kalitesini etkilemektedir.Kişiler bazı şeyleri yapmaktan korkar ve kaçınabilirler.

Kişi telefonda konuşmak,online derste kamera açmak,mevki olarak veya yaşça kendinden büyük kişilerle konuşurken kaygılanabilir.